Yine Soner Yalçın'ın Oradaydım'ında değerli karısı Gülten Kaya o şahsiyetsiz geceyi aktarmış. Ben çok utandım ve bir o kadar da öfkelendim, popülizme tapan kendini bilmez sözde "sanatçı"ların yaptığı kabul edilemez bir şey. Üstelik kimisi çıkıp tüm popülistliğiyle "Benim ninem de Kürt, ellerim kırılsaydı da çatal fırlatmasaydım." çapsızlığında demeç verebiliyor bugün...
Kaya gibi büyük ama yumuşacık yüreğine destek olan bir başka önemli dostu, çok sevdiğimiz birçok sözün yazarı Yusuf Hayaloğlu'nun da hakkı ödenemez Ahmet Kaya gerçeğinde...
Seni "Kum gibi" ezdiğini düşünen o kirli yüzler zerre umrumda değil, benim için sadece birer utanç kaynağı onlar...
Martılar ağlardı çöplüklerde,
Biz seninle gülüşürdük.
Şehirlere bombalar yağardı hergece,
Biz durmadan sevişirdik.
Acımasız olma şimdi bu kadar,
Dün gibi dün gibi çekip gitme.
Bırakta sarılayım ayaklarına
Kum gibi kum gibi ezip geçme.
Sonbahar damlardı damlarımıza,
Biz seninle sararıdık.
Aydınlanlansın diye şu kirli yüzler,
Biz durmadan şavaşırdık.
Acımasız olma şimdi bu kadar
Dün gibi dün gibi çekip gitme.
Bırakta sarılayım ayaklarına
Kum gibi kum gibi ezip geçme...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder