27 Mart 2014 Perşembe
Berkin Elvan için 17. gün
Utanarak söylüyorum ki vicdansızlar, insanlıktan çıkmış canavarlar seni propaganda aracı yaptı çocuk. Ama merak etme, senin o küçücük bedenini yuhalatan o insan siluetindeki yaratık zamanı geldiğinde cezasını çekecek!
25 Mart 2014 Salı
Berkin Elvan için 15. gün
6 gündür yazmadım, paylaşmadım hiç... İçimden gelmedi açıkçası, sebepli sebepsiz...
Berkin için 2 sürpriz görgü tanıdığı çıktı ve şu anda şüpheli polislerin resimlerinin olduğu söylentisi var. Günler daha net gösterecek her şeyi.
Tabi gönlümüzden geçen başta en baştaki sorumlu malum kişinin de dahil olacağı şekilde tüm sorumluların cezalandırılması, ama bu ülke için bu sanırım çok fazla umutla uçmak demek; hele ki bugünlerde...
Bir diğer taraftan ülke akıllanmak yerine iyice tımarhaneye döndü; bugün de 10 yaşında bir çocuğumuzun Diyarbakır Silvan'da bir HDP mitinginde polis müdahalesi esnasında gaz kapsülüyle ağır yaraladığını öğrendik. Mehmet'in şu anda hayati tehlikesi devam ediyor.
Şahsen benim artık yüreğim bitti, tükendi. Bu topraklarda bugün çocuklar ölüyorsa, hepimizin eli maalesef artık kana bulanmış demektir.
Şu sıralar hissiyatımı en iyi yansıtan bir Erkan Oğur parçası paylaşmak istedim. Parçanın sözleri bir diğer büyük üstat Fikret Kızılok'a ait. Şöyle diyor...
Bir sevdayım candan içre
Akar gider katre katre
Gece gündüz dolup boşluktan
Akar gider katre katre
Gece gündüz dolup boşluktan
Biraz susuz, biraz yorgun
Tende sıkkın, düşten sıkkın
Kuş misali boşlukta, bilinmez
Tende sıkkın, düşten sıkkın
Kuş misali boşlukta, bilinmez
Ne lokmandadır, ne de sende
Ne sazlardadır, ne de sözde
Ne göklerdedir, ne de çöllerde of
Ne neylerdedir, ne meyhanede of of
Ne sazlardadır, ne de sözde
Ne göklerdedir, ne de çöllerde of
Ne neylerdedir, ne meyhanede of of
O sonsuzdan bu sonsuza
Misafirim ben misafir
Kiminleyim, kimim bilinmez
Misafirim ben misafir
Kiminleyim, kimim bilinmez
Hayat bildik biz bu tadı
Dünyaya geldik geleli
Pervaneyiz biz, bilinmez
Dünyaya geldik geleli
Pervaneyiz biz, bilinmez
19 Mart 2014 Çarşamba
Berkin için 9. gün
Biz seni ve Ali İsmail'i, Ethem'i, Mehmet'i, Abdullah'ı, Mustafa'yı, İrfan'ı, Medeni'yi hiç tanımadık çocuk ama hepinizi çok sevdik, tüm kalbimizle... Çünkü biliyoruz ki Dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak her şey...
Hala katillere dair somut bir gelişme yok çocuk... Bu da yetmezmiş gibi İzmir Çiğli'de Milli Eğitim Bakanlığı senin için yapılan eylemlere katılanları tehdit ediyor falan... Sevgiden nasibini almamış bunlar çocuk ama sen boşver, abilerinle huzur içinde uyu...
18 Mart 2014 Salı
Görsen bir türlü, görmesen bir türlü
John Mayer çok önemli bir müzisyen, çok çok önemli bir gitarist. Daha önce de kendisinden paylaşımlarım olmuştu ancak bu aralar bu parçasını çok sık dinler oldum.
Her biten ilişkinin sorunsalıdır "O"nu görmek ya da görmemek. Rasyonel olarak görmemeniz gerektiğini bildiğiniz halde görmek istersiniz, kendinize engel olamazsınız. Mayer bu şarkıda bu ikilemi, "O"nu görmemek için bir şehirden vazgeçme noktasında ele almış.
Kendisinin Nokia Theatre'da olan Trio konserinin tamamını herkese şiddetle öneriyorum, bu performansta "Where the Light Is" isimli albüm lansmanı olan o performanstan.
Şöyle diyor John Mayer parçada:
I'm gonna steer clear // Uzak duracağım
Id burn up in your atmosphere // Yoksa senin atmosferinde yanıp kül olabilirim.
I'm gonna steer clear // Uzak duracağım
Cause I'd die if I saw you // Çünkü seni görürsem ölebilirim
I'd die if I didn't see you there // Seni orada göremezsem de ölebilirim
So I don't think I'm gonna go to LA anymore // Bundan dolayı Los Angeles'a artık gideceğimi düşünmüyorum.
Berkin için 8. gün
İki gün daha aynı şekilde, saçma konular ve seçim tartışmalarıyla geçti.
Bugün aynı zamanda Ali İsmail Korkmaz'ın da doğum günü, o da gencecik yaşta devlet terörüne kurban verdiğimiz bir başka kıymetli gencimiz.
Adaletin tecelli ettiğini gördüğümüz günler diliyoruz, o zaman bizim için buruk da olsa bir kutlamadan belki söz edilebilir.
Marvin Gaye seneler önce dünyaya aşağıdaki şekilde "Neler oluyor?" diye manidar bir şekilde sormuştu ve çözümü de sunmuştu. Ancak maalesef bugün için de değişen bir durum yok!
Mother, mother // Anne, anne...
There's too many of you crying // Sizin gibi çok ağlayan var.
Brother, brother, brother // Kardeş, kardeş, kardeş...
There's far too many of you dying // Sizin gibi ölen çok var.
You know we've got to find a way // Bir çözüm bulmamız gerektiğini biliyorsunuz
To bring some lovin' here today, yeah // Bugün buraya sevgi getirelim
There's too many of you crying // Sizin gibi çok ağlayan var.
Brother, brother, brother // Kardeş, kardeş, kardeş...
There's far too many of you dying // Sizin gibi ölen çok var.
You know we've got to find a way // Bir çözüm bulmamız gerektiğini biliyorsunuz
To bring some lovin' here today, yeah // Bugün buraya sevgi getirelim
Father, father // Baba, baba...
We don't need to escalate // Daha çok kızışmaya ihtiyacımız yok
You see, war is not the answer // Görüyorsunuz, savaş cevap değil
For only love can conquer hate // Ancak sevgi nefretin üstesinden gelebilir
You know we've got to find a way // Bir çözüm bulmamız gerektiğini biliyorsunuz
To bring some lovin' here today // Bugün buraya sevgi getirelim
We don't need to escalate // Daha çok kızışmaya ihtiyacımız yok
You see, war is not the answer // Görüyorsunuz, savaş cevap değil
For only love can conquer hate // Ancak sevgi nefretin üstesinden gelebilir
You know we've got to find a way // Bir çözüm bulmamız gerektiğini biliyorsunuz
To bring some lovin' here today // Bugün buraya sevgi getirelim
16 Mart 2014 Pazar
Berkin için 6. gün
15 Mart 2014 Cumartesi
İşler eskisi gibi değil, yalan yok!
Rahmetli Bob Marley seneler önce bu efsane dizeleri yazmıştı, her dinlediğimde tekrar daima hakikatin peşinden gitmem gerektiği tekrar hatırlarım.
Bir de işler iyi gitmediğinde hepimiz eskiyi özler, onu ararız. Çoğumuz için de bu çocukluk ya da ergenlik dönemidir.
Neyse biz üstadın da söylediği gibi gerçekle yüzleşmeye çalışalım ve bundan vazgeçmeyelim en iyisi...
Things are not the way they used to be,
I won't tell no lie;
One and all have to face reality now.
'Though I've tried to find the answer to all the questions they ask.
'Though I know it's impossible to go livin' through the past -
Don't tell no lie.
Berkin için 5. gün
Bugün de 5. günü arkamızda bırakıyoruz, hala somut bir gelişme yok Berkin'in katillerine dair...
Bugün ayrıca aynı zihniyetin Sivas Katliamı'nda aramızdan aldığı şair Metin Altıok'un da doğum günü; kendisinin bir şiiri üzerinden bestelenmiş muhteşem bir eseri paylaşıyorum. Normalde Sezen Aksu seslendiriyor ancak ben Sebahat Akkiraz&Erkan Oğur ikilisinin versiyonunu günün anlam ve önemine daha uygun buldum doğrusu.
Sen huzur içinde uyu çocuk, siz de Metin Altıok ve niceleri; gün olacak, devran dönecek ve bunların hepsinin hesabı sorulacak! Tarih bizi umutsuzluğa zerk etmiş olabilir ancak sonuna kadar elimizden geleni yapacağız.
Acı düştü peşimize...
14 Mart 2014 Cuma
Berkin için 4. gün
Berkin'in katillerinin ortaya çıkmadığı bir gün daha geride kaldı. Unutmamak da unutturmamak da boynumuzun, kalbimizin, insanlığımızın borcu!
Unutursak, unutturursak biz de onlar gibi olalım çocuk!
Zülfü Livaneli'nin bir Abidin Dino eserinden esinlenerek yapmış olduğu muhteşem bestesini paylaşıyorum, şöyle diyor bestesinin son dizesinde... Besteyi daha sonra Londra Senfoni Orkestrası da icra etti.
Bu şehrin üstünü duman sis almış
Tomurcuk çiçekler kana belenmiş
Dağlar çiçek açmış, usta dert açmış
Umudun goncası kan çiçekleri
13 Mart 2014 Perşembe
Sarışın kızıl
Blonde Redhead için de indie akımından bir grup diyebiliyor olsak da aslında çok enteresan tarzı olan bir grup. Bilhassa vokalistleri Kazu Makino'nun melankolik ve karakteristik sesiyle...
Grup İtalyan ikizleri Simone Pace ve Amedeo Pace ile Makino'dan oluşuyor. Benim kendilerini dinlediğim 2 tane inanılmaz eseri var, onun dışında aslında ben de gruba çok hakim olduğumu ve dinlediğimi söyleyemem.
Bu parçalardan biri olan Elephant Woman ile karşınızdayım... Bir aşk kırgınlığı yakarışı olan parçanın sözlerinin ilk bölümü şöyle:
Angel I can see myself in your eyes
Angel wont you feel for me from your heart
Do return my heart to me
No don't insist I'm already hurt
Elephant girl
It was an accident unfortunate
Angel threw me like a rubber man
Aiming for the ground
Why amuse yourself in such way
No dont insist Im already hurt
Lay me down on the ground softly softly
Dont remove my head hurts much too much
)
Berkin için 3. gün
Dün Sami Elvan, Berkin'in babası o haliyle Aykırı Sorular'a katıldı. Bizden tek isteği Berkin'in katilleri bulunana kadar kamuoyu oluşturmamız ve bu konuyu unutturmamamız oldu.
Ben kendime bunu görev biliyorum, Berkin'in katillerinin bulunmadığı her günü burada mutlaka konu edeceğim. Artık her gün Berkin için bir paylaşımım olacak.
Bugün Berkin'in aramızdan ayrılışının 3. günü, katillerinin de bırakın bulunmayı araştırılmadığı bile 3. gün...
Huzur içinde uyu Berkin, seni unutursak ya da unutturursak biz de onlar gibi olalım!!
)
12 Mart 2014 Çarşamba
Cennetteki Gözyaşları
Eric Clapton oldukça talihsiz bir insan; bunu daha önceki bir post'umda ( Kadere Karşı Clapton ) sizlere iletmeye çalışmıştım. Kuşkusuz en çok bilinen, dinlenen parçası olan Tears in Heaven ise 4 yaşında NY'da bir gökdelenin 53. katından düşerek hayatını kaybeden oğlu için bestelenmiş. Bu hikayeyi çoğu insan pek bilmez...
Bugün de bir başka masum çocuğumuz Berkin'i, küçücük bedeniyle ebediyete uğurlayacağız.
Zaman kalbimizi çok kırdı be Berkin, dizlerimizi büktü ve lütfen diye yalvarmamıza neden oldu; ancak biliyoruz ki artık o gittiğin yer olan cennette daha fazla gözyaşı olmayacak... Huzur içinde yat çocuk, biz orada gözyaşı dökmemeniz için burada seller oluşturacağız; bundan hiç şüphen olmasın!
Şöyle diyor parça:
Time can bring you down, time can bend your knees // Zaman seni aşağı çekip, dizlerini bükebilir
Time can break your heart, have you begging please, begging please // kalbini kırabilir, sen lütfen, lütfen diye yalvarırsın
Beyond the door there's peace I'm sure // Kapının ardında barış var, buna eminim
And I know there'll be no more tears in heaven // ve biliyorum orada, cennette daha fazla gözyaşı olmayacak.
)
11 Mart 2014 Salı
Benim çirkin ve katil ülkem...
"Benim" demeye de dilim varmıyor, varamıyor artık bu utançla... Bugün 14 yaşındaki Berkin Elvan 269 günlük mücadelenin sonunda hayata gözlerini yumdu, üstelik sadece bakkala ekmek almaya giderken kafasına gelen gaz fişeği yüzünden...
Elleri o kadar kanlı ki bu ülkenin; Deniz Gezmiş'ler, Hüseyin'ler, Yusuf''lar Erdal Eren'ler, Ethem'ler, Ali İsmail'ler... Hepsi gencecik yaşta öldürüldüler. Hiç birinin de hesabı sorulmadı, her birinde de devletin kanlı parmakları yer aldı.
Açıkcası utanıyorum; insanlığımdan ve bu kanlı toprakların bir parçası olmaktan artık... Hepinize yazıklar olsun, kendinize sakın ama sakın insan yakıştırması yapmayın!
Attila İlhan'ın darağacında 3 fidanı astıkları gece yazdığı ve daha sonra Ahmet Kaya tarafından bestelenen Mahur'u paylaşıyorum sizinle... Bu sefer Bülent Ortaçgil yorumuyla...
Uyu Berkin, bu kanlı ve çirkin topraklardan göçmüş olmanın huzuru içerisinde, tüm saflığın ve güzelliğinle uyu... Artık bitmeyen sazların özlemiyle sonranın bilinmezliği de sana öyle bir boyut katacak ki, bizimse gecelerimiz artık daha uzun olacak. :(
sonranın bilinmezliği bir boyut katar ki onlara
simsiyah bir teselli olur belki kalanlara
geceler uzar hazırlık sonbahara
10 Mart 2014 Pazartesi
Günah işleme özgürlüğü ve Haydar
Can Gox Afrika kökenli insanların gırtlağına sahip olma iddiasıyla müzik piyasalarında yerini almış bir isim lakin ben kendisine çok ısınabilmiş değilim doğrusu. İcra ettiği müziğe duygu katmak konusunda başarılı olsa da beni bir şekilde çekmeyen bir durum var kendisinde.
Fakat bugün resmen bu cover'ın aklıma aniden düşmesiyle uyandım; akustik versiyonu gerçekten çok beğendiğim bir iş olmuş... Bu artık klasikleşmiş ve birçok sanatçı tarafından icra edilmiş eser, sözlerinde de geçtiği gibi Aşık Nesimi'ye ait. Bestesi ise Ruhi Su tarafından yapılmış.
Eser ta seneler önce bizim bugün absürt bir şekilde konuştuğumuz günah işleme özgürlüğüne değiniyor aslında. :)
Günah bizim, kime ne?!
9 Mart 2014 Pazar
Sanırsın
Bu "Sonsuz" isimli Pentagram parçasının ismini birçoğumuz "Sanırsın" olarak kazınmış olabilir hafızasına, en azından benim aklımda bu şekilde yer ediyor.
Sert müziğe pek fazla ısınamadım oldum olası, sert olacaksa bile melodik olmalı bence; aksi takdirde biraz gürültü halini alabiliyor. Pentagram'ı da çok dinlemedim; saygı duyarım o ayrı... Zamanında Avrupa'da bile hatırı sayılır bir grup olmayı başarmışlardı.
Bu parçanın yeri başka, zaten oldukça akustik bir parça. Bilhassa aşağıdaki 2. dize tüm yalınlığı ve gerçekliğiyle beni benden almaktadır.
Sanırsın,yalnızlık tek dostun
Aldanırsın kaçmakla bitmiyor
Hiçbir zaman,yalnızlığın
Sözlerim gerçektir
Yüreğim kardeştir,her zaman
Umudum sonsuzdur
Uğraşım bitmez hiçbir zaman
Aldanırsın kaçmakla bitmiyor
Hiçbir zaman,yalnızlığın
Sözlerim gerçektir
Yüreğim kardeştir,her zaman
Umudum sonsuzdur
Uğraşım bitmez hiçbir zaman
Geliyor geçiyor hayat
Dönüyor durmuyor dünya
Geliyor geçiyor zaman
Dönüyor durmuyor dünya
Dönüyor durmuyor dünya
Geliyor geçiyor zaman
Dönüyor durmuyor dünya
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)